Press "Enter" to skip to content

Türklere Karşı Acem Oyunları

Senan KAZIMOĞLU

Son yeniləmə: 9 Dekabr 2024 10:22

BAYRAQDAR MEDİA “21 Azer Harekâtı” öncesi Senan KAZIMOĞLUnun Milli Devlet Gazetesinde yayınlanmış yazısını izinli olarak sunar:

Yakın günlerde “21 Azer Harekâtı” olarak bilinen, İran’da 12 Aralık 1945’te kurulan Azerbaycan Millî Hükümeti’nin yıldönümü yaklaşmaktadır. Seyit Cafer Pişevari tarafından kurulan bu hükümet, Sovyetler tarafından desteklenmiş, ancak Sovyetler’in İngiltere ve Amerika egemenliğindeki İran hükümetiyle anlaşmasının ardından, 1946 yılında yıkılmıştır. Seyit Cafer Pişevari ve ekibi, bu ihaneti kabul etmeyip milli bir hareket için yeniden ayaklanma başlatmak istemişlerdir. Ancak bundan dolayı Güney Azerbaycan’ın milli kadroları ya Sovyetler tarafından tutuklanmışlar ya da Pişevari’nin kendisi gibi suikasta uğramışlardır.

Her ne kadar yanlışlar ve eksiklikler olsa da Seyit Cafer Pişevari başkanlığında kurulan bu hükümet, milli bir hükümet olup Azerbaycan Türklerinin özgürlüğü için mücadele etmiştir. Sovyet desteği konusuna gelince, karşı taraf, yani İran, Amerika ve İngiltere tarafından desteklendiği için Seyit Cafer Pişevari’nin başka bir seçeneği kalmamış, Sovyet desteği almak zorunda kalmıştır.

Aynı dönemde, İran’da Sovyetlerden destek alan başka bir yapı daha ortaya çıkmıştır: Kürt Mahabad Hükümeti. Mahabad Hükümeti’nin sınırları yalnızca Mahabad şehri ve çevresiyle sınırlıydı. Bu durum, yüzölçümü bakımından küçük bir alanı ifade etmekteydi. Bu bilgilerin kaynakları ve ölçümleri günümüzde dahi bilinmektedir. Hatta o günleri gören bazı kişiler hâlâ hayattadır. Ancak, ortada bir Acem oyunu dönmektedir.

Mahabad (Soğukbulak) sahtekarlığı
Mahabad (Soğukbulak) sahtekarlığı

Nitekim internet üzerinden Mahabad Hükümeti’nin kontrol ettiği sınırları arattığımızda, yüzölçümünün Mahabad ile sınırlı kalmadığı, neredeyse Tebriz topraklarına kadar dayandırıldığı görülmektedir. Daha kötüsü, Batı kaynakları bu sınırı kuzeye doğru genişleterek Güney Azerbaycan topraklarıyla Türkiye sınırını kaplayacak şekilde göstermektedir. Son bir iki yılda ise terör örgütüne yakın kaynaklar, bu sınırı neredeyse İran’ın yarısını kapsayacak şekilde göstermeye başlamıştır. Mahabad ile ilgili yüzölçümü bilgileri de kaynaktan kaynağa değişmektedir. Bazı kaynaklar yüzölçümünü 24.000 kilometrekare olarak verirken, bazıları 33.000 hatta 44.000 kilometrekare olarak göstermektedir.

Terör Koridoru Oluşturuluyor…

Bu harita değişiklikleri sadece bir duygu tatmininden ibaret değildir; bunun altında şeytani bir plan yatmaktadır. Türkiye ile Güney Azerbaycan’ın sınırlarında bir terör koridoru oluşturmaya çalışılmaktadır. Üstelik bu durum sadece haritalarda değil, fiili uygulamalarda da yapılmaktadır ve bu süreç bizzat İran devleti tarafından desteklenmektedir. İran, bölgede gücünü kıramadığı Azerbaycan Türklüğünü sindirmek için PKK’nın İran kolu olan PEJAK’ı kullanmaktadır.

Son yıllarda bölgeye yoğun bir terörist akını başlatan İran, sözde karşı olduğu PEJAK’a Azerbaycan eyaletlerinde gizli destek vermektedir. İran tarafından bölgeye yerleştirilen kişiler, sıradan insanlar değil, doğrudan PEJAK üyeleri veya sempatizanlarıdır. Hatta hapisten çıkan PEJAK üyeleri bile bölgeye yerleştirilip ikamet ettirilmektedir. Bu plan doğrultusunda İran, hem bölgede gücünü kıramadığı Azerbaycan Türklerini zayıflatmayı hem de PEJAK militanlarını kontrol altında tutmayı hedeflemektedir. Yani bir taşla iki kuş vurmayı düşünmektedir.

Bu politikanın yansımalarını günümüzde de görmekteyiz. Özellikle son yıllarda, İran’ın Batı Azerbaycan eyaletinde (Türkiye sınırında) PEJAK eylemleri keskin şekilde artmıştır. Bölgenin Türk nüfusuna karşı baskılar ve zorunlu göç politikaları uygulanmaktadır. Türkiye sınırındaki Türk köyleri PEJAK’ın saldırılarına maruz kalmaktadır. Boşaltılan köylerin sayısı son 10 yılda yüzlerle ifade edilmektedir. Bu saldırıların görüntüleri internette de mevcuttur. Ancak tüm bu yaşananlara rağmen, İran’ın kolluk kuvvetleri hiçbir şekilde müdahale etmemektedir.

Bölgede bize karşı bir oyun oynanmaktadır. Bize düşen ise bu oyunun tedbirini almaktır. Her zaman söylediğim gibi, tarih, bizi bu topraklardan silmek isteyenlerin mezarlarıyla doludur. Günün sonunda, bize oyun kuranları da dedelerinin yanına göndermeyi de biliriz.

İlk şərhi yaza bilərsiniz

Lütfən, buyurub bir şərh yaza bilərsiniz

Sizin e-poçt ünvanınız dərc edilməyəcəkdir. Gərəkli sahələr * ilə işarələnmişdir

Mission News Theme by Compete Themes.