İsmail CENGİZ
Çin’in Güvenliği Türkiye’den Başlar
BAYRAQDAR MEDİA – “Son Saat” Gazetesi’nde Nuh Mete Deniz’in sorularını cevaplayan Vatan Partisi lideri Sayın Perinçek, “Türkiye ile Çin arasında çok katmanlı, çok yönlü ilişkiler olduğunu biliyoruz. Tarihsel bağlarımız, Çin’de yaşayan soydaşlarımızın varlığı, büyük çaplı ekonomik iş birliğimiz ve dünya jeopolitiğindeki durumumuz Çin ile ilişkilerimizin yönünü belirlemektedir” demiş; “Türkiye’nin güvenliğinin Çin’den; Çin’in güvenliğinin de Türkiye’den başladığını” vurgulayan şu satırların altına ben de imza atıyorum.
Perinçek’in Çin’de Soydaşlarımızın Varlığından Söz Etmesi Önemlidir
Özellikle “Doğu Türkistan” tabirini kullanmasa da Sayın Perinçek’in Uygur (Kazak, Kırgız, Özbek) Türklerini kastederek “Çin’de yaşayan soydaşlarımızın varlığı” ifadesini kullanması beni ziyadesiyle memnun kılmıştır… Bu sözlerin sahibi Perinçek olunca, ister istemez bu ifadenin kıymeti de artıyor. Çünkü daha yakın geçmişte yıllardır Çin’de Türklerin varlığı inkâr edilmekteydi.
Uygurlar, Türk-Çin İlişkilerinde Köprüdür
Sayın Perinçek’in “Çin’deki soydaşlar” olarak tanımladığı Uygur Türkleri’nin varlığı, kendisinin de ifade ettiği gibi, Türk-Çin ilişkilerini yakından ilgilendirmekte ve iş birliğini etkilemektedir. Bize göre bölgedeki 30 milyon Uygur Türkü, iki ülke arasında “dostluk köprüsü” olarak kullanılmalıdır. Uygur Türkleri “sorun” olmaktan çıkarılmalı, “fırsat”a dönüştürülmelidir…
Güvenlik İçin Huzur ve İstikrar Sağlanmalı
Çin yönetimi; kendisini besleyen enerji kaynaklarının olduğu Türkistan ve Kafkasya coğrafyasında istikrar ve huzur istiyorsa, Doğu Türkistan Bölgesi’nde huzurlu bir ortamı hazırlamak durumundadır. Bunun için de soydaşlarımızın Çin Anayasası’nda ve özerklik yasalarında yazılı hak ve hukuklarının sahada da uygulanması sağlanmalıdır…
Uygurların Talepleri Dikkate Alınmalı
Çin; güvenli bir enerji alımını istiyorsa, İpekyolu güzergahında güvenli bir ticaret istiyorsa, Türkiye ile el ele vererek Uygurların insani, kültürel taleplerine çözüm bulmak durumundadır…
Diyalog Masası Kurulmalı
Çözümün ilk ayağı da sorunların tespit edilerek görüşüleceği diasporadaki “taraflar”ın da katılacağı bir “diyalog masası”nın kurulması olmalıdır. Sayın Perinçek ve ekibinin (Sn Akfırat, Sn. Ballı, Sn. Yücel, Sn. M.Perinçek) gayri resmi de olsa diasporadaki bazı Uygur entellektüellerin katılacağı “diyalog masası”nın kurulması için Çin ve Uygur Bölgesi yöneticilerini ikna edebilecek kabiliyete sahip olduğunu düşünüyorum.
İsmail CENGİZ
Doğu Türkistan Sürgün Hükümeti Başbakanlık Ofisi
Doğu Türkistan (Uygur) Milli Merkezi
Doğu Türkistan Dayanışma Derneği
Avrasya Türk Dernekleri Federasyonu
