Son yeniləmə: 7 Noyabr 2022 19:34
Güngör YAVUZASLAN – Köşe yazarı, Türkçe Konuşan Ülkeler Uluslararası Gazeteciler Derneğinin genel başkanı. Özel olarak BAYRAQDAR MEDİA için.
BAYRAQDAR MEDİA – Karabağ Zaferi, Türkiye’nin Kurtuluş Savaşı’ndan sonra Türk dünyasının en büyük zaferidir.
Birinci dünya savaşında birçok cephede savaşarak geri çekilen Türkler 1922’de büyük taarruz ile ilerlemişler. 2020 yılının 27 Eylül gününde başlayan ve 8 Kasım’da Şuşa’nın kurtarılması ile taçlanan Karabağ Savaşı ile ilerleyiş devam etmektedir. Şuşa’nın Ermenilerden kurtarılması İzmir’in 9 Eylül’de Yunan işgalinden kurtarılması ile aynı anlam derecesinde önemlidir.
30 Yıllık Statükoyu 44 Günde Yerle Bir Eden Türk Aklı
Türk medeniyet tarihine bakıldığında birçok kırılganlıklar vardır. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Karabağ savaşı sırasında ordunun ilerleyişini anlatırken, “Biz bize dayatılan 30 yıllık statükoyu ortadan kaldırdık” dedi. Gelin, bu statüko nasıl dağıtıldı, hep birlikte okuyalım.
Bakü’den O Emir Geldi – “Vur” Emri
Azerbaycan Türklerinin 44 günlük Karabağ vatan kurtarma mücadelesi.
Azerbaycan Devletinin Ermenistan tarafından işgal altında tutulan Karabağ toprakları için kurtarma savaşı, 12 Temmuz 2020 tarihinde Tovuz çevresinde yaşananlarda olduğu gibi, Ermenistan’ın saldırılarıyla başladı. 27 Eylül 2020 yılı, saat 06.00 civarında işgalci Ermenistan ordusu, temas hattı boyunca birçok noktaya saldırıda bulundu. Öncekilerin aksine yoğun olarak devam eden çatışmalar sonrasında Ermenistan seferberlik ilan ederken, Azerbaycan temas hattında “savaş hali” ilan etti, başkent Bakü ve diğer illerde de bazı saatler için sokağa çıkma yasağının başladığını duyurdu. Temas hattında bulunan Azerbaycan Silahlı Kuvvetlerine Bakü’den beklenen o “Vur” emri geldi. Bu, 44 günde Azerbaycan Türklerinin Karabağ vatan mücadelesinin hikâyesidir.
27 Eylül 2020 tarihinde başlayan ve Ermenistan tarafından işgal edilen Azerbaycan topraklarının 44 günde kurtarılması süreci sadece bir milletin özgürlük mücadelesinin ötesinde Kafkasya’da ve Hazar Havzasında dengeleri değiştiren bir süreçtir. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, “30 yıllık statükoyu dağıttık” derken Türkiye “sahada ve masada Azerbaycan’ın yanındayız” diyerek mücadelede yerini aldı. Ankara ve Bakü âdeta tek devlet gibi hareket ederek yeni bir stratejiyi ortaya koydu.
Ve yazımıza kendi şiirimle devam ediyoruz:
Şuşa Aslanlarına
Asla düşmanına boyun eğmeyen,
Ölümle eğlenen, şehitlik dileyen
Al bayrak için can alıp can veren
Azerbaycan’ın yiğit Şuşa Aslanları.
Karabağ için yollar bulup dağları aşan
Cebrayil’den Fuzuli’ye sınır boylarında duran
Düşmanı tam alnının ortasından vuran
Azerbaycan’ın yiğit Karabağ kahramanları.
Dillerinde tekbir, ellerinde şanlı bayrak
Vatan yüreklerinde, dualarında hak
Yol ver zaman ve tarih, gelen Türk’tür, bak
Destanları baştan yazan Azerbaycan evlatları.
Ali başkomutan Aliyev dedi ileri, ordu
Sardı, bak, düşmanı şimdi bir korku
Türk askeri yiğit mi yiğit oğuz soylu
Kaldırdı üç renkli bayrağı Şuşa’ya kurdu.
Aşık Kerkük’lüyüm çalar, söylerim
Dedem Korkut sözler, bilirim
Kırk dört gün sürdü zafer, görürüm
Susmaz dilim, kırk dört yıl söylerim.